Bilesin ki cuma günü Allah’ın kendisi ile İslam’ı yücelttiği ve Müslümanlara mahsus büyük bir gündür. Yüce Allah Cuma Suresi 9. ayette şöyle buyuruyor: “Ey müminler! Cuma günü namaza çağrılınca alışverişi bırakarak hemen Allah’ı zikretmeye koşun. Böyle davranabilirseniz, sizin için daha hayırlıdır.”
Görülüyor ki Yüce Allah “Cuma Namazı” sırasında dünya işleri ile daha doğrusu Cuma namazına koşmaktan alıkoyacak her şeyle ilgilenmeyi yasaklamaktadır. Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Hiç şüphesiz Yüce Allah size bugünü ve buraya Cuma’yı farz kılmıştır.”[1]
Yine Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Özürsüz olarak üç Cuma terk edenin kalbini Allah mühürler.”[2] Başka bir rivayete göre hadisin son kısmı “...O kimse İslâm’ı arkasına atmış olur” şeklindedir.
Adamın biri İbni Abbas’a (r.a.) ömründe hiç cumaya gitmeksizin ve hiçbir namazı cemaatle kılmaksızın ölen kimsenin durumunu sordu. İbni Abbas, “O cehennemliktir” diye cevap verdi. Fakat adam aldığı cevaptan tatmin olmayarak ve bir ay boyunca çeşitli kereler İbni Abbas’a başvurarak aynı meseleyi sordu ve her defasında: “O cehennemliktir.” cevabını aldı.
Bildirdiğine göre kitap ehli müşriklere (Hıristiyan ve Yahudilere Cuma günü verildi. Fakat hakkında anlaşmazlığa düşünce onlardan alındı. Sonra Allah, o günü bize hidayet etti, o günü bu ümmete bırakarak bizlerin bayramı yaptı. Bu ümmet ona ilk ve asil sahip olanlardır.) Bu konuda kitap ehli sonra gelir.
Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Cebrail, bana geldi. Elinde bembeyaz bir ayna vardı. ‘Bu Cuma’dır. Rabbin onu sana ve senden sonra ümmetine bayram olsun diye farz kıldı.’ dedi.”
Ben, ‘Bizim için onda ne var?’ diye sordum. Cebrail dedi ki: ‘Sizin için onda hayırlı bir an vardır ki: kim o anda hayırlı bir şey dilerse Allah dilediğini mutlaka verir. Yahut bir şeyden korunmasını isterse Allah onu o korktuğu şeyden korur. Bizce o, günlerin en kıymetlisidir. Biz, ahirette ona; ‘Yevmu’l Mezid’ deriz.’
Ben, ‘Rabbin neden kendisine cennette miskten daha hoş kokulu olan bir ova seçmiştir?’ dedim. ‘Cuma günü olunca yüceliklerden inerek Kürsi’sini şereflendirir ve oradakilere cemalini gösterir de onlar da onu görürler’ dedi.”[3]
Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Güneş altındaki günlerin en hayırlısı Cuma günüdür. Âdem o gün yaratılmış, o gün cennete girmiş, o gün yeryüzüne indirilmiş, o gün tevbesi kabul edilmiş, o gün ölmüştür. Kıyamet de o gün kopacaktır. Meleklerin gökte taktığı isme göre Allah’ın katında Yevmu’l Mezid’dir. Cennette Allah’ın cemali o gün görülecektir.”[4]
Hadiste bildirildiğine göre Yüce Allah her Cuma günü, altı yüz bin kişiyi cehennemden azat eder.
Enes b. Malik’in (r.a.) rivayet ettiğine göre Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor: “Cuma günü iyi geçince diğer günler de iyi geçer.”[5]
Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Cehennem her gün zevalden önce öğle vakti girmek üzere iken yeniden tutuşturulur. Cuma hariç o sırada namaz kılmayınız. Çünkü Cuma gününün tamamı namaz olduğu için cehennem o gün hiç tutuşturulmaz.”[6]
Kâ’b el-Ahbar (r.a.) buyurur ki: “Yüce Allah beldeler içinde Mekke’yi, aylar içinde Ramazan’ı, günler içinde Cuma’yı ve geceler içinde Kadir Gecesi’ni üstün kılmıştır.”
Söylendiğine göre Cuma günü, kuşlar ve böcekler aralarında karşılaşınca “Selam, selam ne iyi gün” derler. Peygamberimiz (s.a.) buyuruyor ki: “Cuma günü veya gecesi ölene Allah şehit mükâfatı yazar ve onu kabir fitnesinden korur.”[7]
[1] Beyhaki, Sünenu’l-Kübra 5359; İbni Ebi Hâtim, İle’l 1878
[2] Nesaî, Kübra 1657; İbni Huzeyme, Sahih 1856; Taberani, Evsat 273
[3] Taberani, Evsat 2084; Heysemi, Mecmeu'z-Zevaid 2/163-164
[4] Müslim, 18/854
[5] Deylemi, Müsned 1304; Beyhaki, Şuabu’l-İman 3708; Elbani, Daifu’l-Cami 549
[6] Elbani, Daifu’l-Cami 3574
[7] Acluni, Keşfu’l-Hafa 2625